Bence şimdiki nesilde pek bulunmayan bir özellik: aidiyet. Bizim zamanımızda (bu tabiri pek sevmem ama burada yerini buluyor) üniversiteyi bitirdikten sonra ya bir işe girer ya da “devlet kapısına” adım atar, oradan da emekli olmayı hedeflerdik. Yani ...
Read MoreBizim iş dünyası var ya… Tamamen menfaat üzerine kurulu.Kimsenin kimseyi gerçekten sevmediği, sahte sarılmaların, yapmacık gülüşlerin havada uçuştuğu bir yer burası. “Bir ara görüşelim mutlaka” cümleleri, Instagram’dan atılan kalpler, doğum günü paylaşımları… Hepsi kocaman bir maske ...
Read MoreÜzerine çok şey söylenmiş ama çoğu zaman çok azı gerçekten anlaşılmış bir hâl. Çocukken bize erkek olmanın ne demek olduğu, çoğu zaman doğrudan anlatılmaz ama hissettirilir. Düşmemeli, ağlamamalı, korkmamalı, yumuşak olmamalıyızdır. Çünkü “erkek adam” böyle ...
Read MoreBiri size “Falancaların evi nerede?” diye sorduğunda, yolu tarif edersiniz ya; “Filanca sokaktan gir, bilmem ne marketin yanı…” diye. Yolunuz bizim oralardan geçerse de biri mutlaka gösterirdi: “Şurası Üstünbaş’ların evi” diye. Eskiden çevresi de kendisi gibi ...
Read MoreLyon, daha önce gitmeyi hiç düşünmediğim bir destinasyondu. Bir arkadaşım Fransa’dan vize almış ve Paris’e defalarca gittiği için bu kez Lyon’u tercih etmek istemiş. Ben de onunla gitmeye karar verdim. İki arkadaş, Mayıs ayında bir ...
Read MoreHaklı değil miyim sizce? Biriyle tanışacaksın, onu tanıyacaksın, gezeceksiniz, dışarı çıkacaksınız, tatile gideceksiniz ve sonra ayrılacak ya da evleneceksiniz. Oysa her gün konuştuğunuz, her şeyi birlikte yaptığınız, en boktan anlarınızı ve en güzel yanlarınızı bildiğiniz biriyle ...
Read More